Muş Alparslan Üniversitesi
 
SEMAM’da Malazgirt Zaferinin Önemi Anlatıldı

Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Mustafa Alican, üniversitemize bağlı Selçuklu ve Malazgirt Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (SEMAM) Malazgirt Zaferi’nin önemini anlattı. Külliyemizin çarşı merkezinde düzenlenen programa, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Abdüllatif Tüzer, SEMAM Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Bahattin Çatma, akademik personelimiz ile misafirlerimiz katıldı. 

Konuşmasında, önümüzdeki 26 Ağustos tarihinde, 947. yıl dönümünü idrak edeceğimiz Malazgirt Zaferi’ni farklı yönleriyle ele alan Doç. Dr. Mustafa Alican, bu büyük zaferin kısa ve uzun vadeli sonuçlarını irdeledi. Türk ve İslâm tarihinin dönüm noktası olan Malazgirt Zaferi’nin birçok açıdan önemli bir savaş olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Alican, bu savaşla birlikte Yakındoğu coğrafyasında yeni bir dönemin başladığını söyledi. 

 

Zaferden sonraki süreçte İslâm dünyasının siyasî ve askerî bayraktarlığını Türklerin yaptığını ifade eden Doç. Dr. Alican, Osmanlı Devleti’nin Avrupa içlerine kadar uzanan kuvvetli varlığını ve İstanbul’un fethini Malazgirt Zaferi ile başlayan sürecin uzantısı olarak değerlendirmek gerektiğini kaydetti. 

 

Doç. Dr. Alican şöyle konuştu: “Malazgirt Zaferi’nin İslâm dünyasında meydana getirdiği değişiklikler, sonraki yüzyıllara biçim veren yapısal değişikliklerdir. Selçuklulardan önce Sünnî-İslâm dünyasını önemli ölçüde etkisiz hâle getirmiş olan Şiî-Fâtımî Halifeliği, Selçuklu yükselişinin zirve noktası olan Malazgirt’ten sonraki süreçte gerileme dönemine girmiş, Sünnî-İslâm dünyası karşısındaki üstün konumunu kısa sayılabilecek bir sürede kaybetmiştir. Meseleye bu noktadan bakıldığında, Malazgirt’te kristalize olan Selçuklu etkinliğinin, Sünnî-İslâm anlayışını Fâtımîlere karşı muhafaza eden, geri kaldığı bir rekabette onu yeniden öne çıkaran ve tahkim eden bir olguya karşılık geldiğini belirtmek hata olmaz.  

 

Malazgirt Zaferi, İslâm dünyasının Hıristiyan Bizans İmparatorluğu karşısında yaşadığı bir tür durgunluk devrinin de sona ermesini sağlamıştır. Hulefâ-i Râşidîn döneminde geniş çaplı fetih faaliyetleriyle el-Cezîre bölgesine kadar gelmekle birlikte yüzyıllar boyunca duraksayan ve bir anlamda bugünkü Adıyaman-Maraş-Malatya hattında sıkışıp kalan İslâmî ilerleyiş, Malazgirt Zaferi’nde Bizans direnişinin tahrip edilmesiyle yeniden hayatiyet kazanmıştır. 

 

Selçuklu Türklerinin liderliğindeki Müslümanlar Batıya doğru ilerlemeye başlamış, Malazgirt Savaşı’nın üzerinden on yıl bile geçmeden İznik’te yeni bir Selçuklu Devleti kurulmuştur. Bu durum, yine Bizans’ın giderek zayıflamasını, Anadolu’daki etkinliğini ve kuvvetini kaybederek önlenemez bir gerilemeyle İstanbul’a doğru çekilişini de biçimlendirmiştir. Dolayısıyla, Malazgirt Zaferi’nin Anadolu’nun Türklerin dolayımında İslâmlaşmasına ve vatan kılınmasına zemin hazırladığı söylenebilir.”

 

Programın ardından Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Abdüllatif Tüzer, Doç. Dr. Alican’a katılım belgesi takdim etti.