Muş Alparslan Üniversitesi
 
Bişkek’teki Sempozyumda Geleneksel Spor Oyunlarının Gelişimi Ele Alındı

Üniversitemizin akademik desteğiyle Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te düzenlenen “III. Uluslararası Türk Halklarının Geleneksel Spor Oyunları Sempozyumu” sona erdi. Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesinin (KTMÜ) ev sahipliğinde, üniversitemizin yanı sıra Türk Tarih Kurumu, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve Dünya Etnospor Konfederasyonu işbirliğinin ürünü olan sempozyum bu sene, “Avrasya Göçebe Halklarının Geleneksel Spor Oyunlarının Oluşumu ve Gelişimi” temasıyla düzenlendi. 

 

Rektörümüz Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat’ın Onur Kurulunda, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Abdüllatif Tüzer ve Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu BESYO Müdürümüz Prof. Dr. Hüseyin Kırımoğlu'nun Düzenleme Kurulunda yer aldığı; Düzenleme Kurulu Başkanlığını BESYO Öğretim Üyemiz Prof. Dr. Mehmet Türkmen’in yaptığı sempozyumda, üniversitemizden Dr. Esra Çıplak, Dr. M. Fatih Bilici, Dr. Ömer Kaynar, Arş. Gör. Ayça Genç ve SKS Şube Müdürü Mehmet Furkan Şahin bildiri sundu.

 

“Yeni bir uluslararası olimpiyat alanı oluşturulması için çalışmaktayız.”
KTMÜ’nün Cengiz Aytmatov Kampüsündeki Kasım Tınıstanov Konferans Salonunda yapılan açılış törenine; devlet yetkilileri, akademisyenler, öğrenciler ve basın mensupları katıldı. Tören Kırgızistan ve Türkiye milli marşlarının okunması ve “Türk Dünyası Geleneksel Oyun ve Sporları” filminin gösterimiyle başladı. Sempozyum Bilim Kurulu Başkanı ve KTMÜ-BESYO Müdürü Prof. Dr. Kanat Canuzakov, açılış töreninde yaptığı konuşmada, sempozyum hakkında bilgiler verdi. Prof. Dr. Canuzakov, Göçebe Oyunlarını sadece spor faaliyeti olarak ele almadıklarını, bilimsel, kültürel ve sosyolojik açıdan da değerlendirdiklerini vurguladı.

 

Açılış konuşmasında, “Göçebe Oyunları esas itibariyle Kırgız Cumhuriyeti’nin başlattığı ve ata topraklarında ve Türk dünyasını da içine alarak dünyaca kabul gören tarihi bir olaydır.” diyen KTMÜ Rektörü Prof. Dr. Sebahattin Balcı sözlerini şöyle sürdürdü: “Göçebe Oyunları ile başlayan bu sempozyumun amacı bu tarihi olayı daha sağlam bir zemine dayandırmaktır. Kırgızistan Devletinin bu önemli projesini üniversite olarak üstlenerek; bilimsel bir tabana oturtulması, esaslarının, kurallarının belirlenmesi, unutulan oyunlarımızın ve spor faaliyetlerinin tekrar kamuoyuna sunularak yaşatılması ve yeni bir uluslararası olimpiyat alanı oluşturulması için çalışmaktayız.”

 

Türk Dünyasının Her Köşesinden Akademisyenler Bir Araya Geldi

Türkiye’nin Bişkek Büyükelçisi Cengiz Kamil Fırat adına konuşan Kültür ve Tanıtma Müşaviri Doç. Dr. Nuri Şimşekler ise şunları söyledi: “2014, 2016, 2018 yıllarında Kırgızistan’da yapılan ve 2020’de nasipse ülkemizde yapılacak olan Dünya Göçebe Oyunları, umarım daha da profesyonelleşerek dünyaya daha da fazla tanıtılacak. Sadece bir spor gösterisi değil, Türk dünyasının kültür birikimini yansıtma adına, dünyaya tanıtma adına büyük anlam taşıyacağını umuyorum.”

 

Geleneksel spor oyunlarının etraflı bir şekilde ele alınarak bilimsel olarak incelenmesi ve çağımızın şartları doğrultusunda varlıklarının devam ettirilebilmesi ile ilgili meselelerin ele alındığı ve tartışıldığı sempozyuma, farklı disiplinlerden akademisyenler ve spor camiasından isimler katıldı. Kırgızistan, Türkiye, Altay, Başkurdistan, Tuva, Hakas, Yakudistan (Saka), Cuvaşistan Özerk Cumhuriyeti, ABD, Güney Kore, Japonya, Makedonya, Türkmenistan, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan’dan 153 akademisyenin iştirak ettiği sempozyumda, dokuz davetli konuşmacı katılımcılara hitap ederken toplam 106 bildiri sunuldu.

 

İki gün boyunca yapılan çalışmaların ardından Sempozyum Bilim Kurulu tarafından yayınlanan sempozyumun sonuç bildirisinde, özetle şu görüşlere yer verildi: “Sempozyumda Türk halklarının geleneksel sporları ve oyunları çok geniş ve derin bir yaklaşımla irdelenmiştir. Sempozyum, ana vatandan ata vatana gelen farklı ülke bilim adamlarının birbirleriyle tanışmasına, kaynaşmasına ve bu vesile ile gelecekte bilim adına yeni ufuklar açılmasına vesile olmuştur. Diğer taraftan bu durum, sempozyum konusu olan dünyanın farklı bölge ve iklimlerinde yaşayan Türk halklarının kimlik ve kültürlerini yansıtan spor ve oyunlarının tanınmasına; yeni ve farklı yaklaşımlarla irdelenerek gelecek kuşaklara aktarılmasına büyük katkı sağlamıştır. 

 

Sempozyum aracığıyla geleneksel Türk sporları ve oyunları birçok açıdan incelenmiştir. Benzer bir şekilde Türk halklarının geçmişten bugüne yansıyan sporlarının ve oyunlarının bir kısmının tespitlerinin yapılabilmiş olması, Türk halklarındaki benzer ve farklı versiyonlarının belirlenmesi, sporların ve oyunların tarihsel süreçte çeşitli sebeplerle unutulması ve unutulmaya yüz tutması, milli niteliklerini yitirmesi, anlam boşalması gibi durum tespitleri yapılarak söz konusu sporların ve oyunların yeni ve vizyoner bir yaklaşımla kayıt altına alınması ve bu yolla canlandırılmasının gerekliliği belirlenmiştir.” 

 

Türk oyunlarının sağlam zemine dayandırılmasının yanı sıra fiziksel ve zihinsel gelişime katkı sağlayan oyunların gün yüzüne çıkarılmasının da hedeflendiği Uluslararası Türk Halklarının Geleneksel Spor Oyunları Sempozyumlarının, beynelmilel platformda kural ve kaideleri belirlenmiş Olimpiyat Oyunları tarzında uluslararası çok sporlu bir organizasyonun da nüvesini teşkil etmesi bekleniyor.